Gırtlak kanseri kadınlarda ve gençlerde yaygınlaşıyor!

Halk arasında gırtlak kanseri olarak bilinen larenks kanseri, Türkiye'de özellikle 50-69 yaş arası erkeklerde yaygın olarak görülse de son yıllarda kadınlar ve gençlerde de artış gösteriyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi KBB Uzmanı Doç. Dr. Yetkin Zeki Yılmaz, özellikle genç nüfusta artan sigara kullanımının bu kanserin görülme yaşını düşürdüğüne dikkat çekiyor.

Gırtlak Kanserinin Başlıca Nedenleri ve Risk Faktörleri

Doç. Dr. Yılmaz, gırtlak kanserinin temel nedenlerinin başında sigara ve alkol kullanımının geldiğini belirtiyor. Bu iki faktörün birlikte kullanılması, riski katlanarak artırıyor. Yılmaz'a göre, diğer önemli risk faktörleri şunlardır:

• Kötü beslenme alışkanlıkları ve obezite

• Kontrolsüz diyabet gibi metabolik bozukluklar

• 65 yaş üstü olmak

• Ailede gırtlak kanseri öyküsü bulunması

• Asbest, boya, ahşap tozu gibi zehirli maddelere mesleki maruziyet

• Gastro-özofageal reflü hastalığı

• Human Papilloma Virüsü (özellikle tip 16)

Belirtileri Ne Zaman Önemsemeli?

Gırtlak kanseri belirtileri, sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonuyla karıştırılabildiği için tanıda gecikmeler yaşanabiliyor. Doç. Dr. Yılmaz, özellikle şu belirtilerin ciddiye alınması gerektiğini vurguluyor:

• 3 haftadan uzun süren ses kısıklığı: Bu, gırtlak kanserinin en erken ve sık görülen belirtisidir.

• Boğazda takılma hissi veya yutma güçlüğü: Gırtlağın üst kısımlarından kaynaklanan tümörler bu tür belirtilerle kendini gösterebilir.

• Kanlı balgam, nefes darlığı ve boyunda şişlik: Bu belirtiler genellikle hastalığın ileri evreye geldiğine işaret eder.

Yılmaz, risk faktörü taşıyan kişilerin bu belirtiler mevcutsa en kısa sürede bir KBB uzmanına başvurmalarını öneriyor.

Erken Tanı ve Tedavi Yöntemleri

Doç. Dr. Yılmaz, erken tanının hayat kurtardığını ve tedavi seçeneklerini kolaylaştırdığını belirtiyor. Tanı, ağrısız ve endoskopik bir muayene ile konulabiliyor. Erken evre tümörlerde uygulanan tedavi yöntemleri arasında Trans-oral Lazer Cerrahisi, robotik cerrahi, parsiyel larenjektomi ve radyoterapi yer alıyor. İleri evrelerde ise birden fazla tedavi yöntemi bir arada kullanılabiliyor. Yılmaz, gırtlağın tamamının alınması gibi zorlu cerrahiler sonrası bile hastaların konuşma protezleri veya özefageal konuşma yöntemleriyle anlaşılır bir şekilde konuşabildiğini ekliyor.