Bundan yarım yüzyıl önce, kadınlardan beklenenler ve onların önüne sunulan fırsatlar, bugünkünden oldukça farklıydı. 1950’lerin Amerika’sının en saygıdeğer kolejlerinden biri, sadece kadın öğrenci kabul eden Wellesley’de de durum farklı değildi. Genç ve idealist sanat tarihi hocası Katherine Watson, akademik şöhretiyle anılan Wellesley’e adım attığında, buradan mezun olan öğrenciler için başarının ne kadar iyi bir evlilik yaptıklarıyla ölçüldüğünden bihaberdir.
Katherine, öğrencilerine daha farklı hayatların da olduğunu göstermeye çalışıp ilham verir. Ancak genç kadınları kalıplar içine iten dogmalardan özgürleşmeleri yolunda öğrencilerini cesaretlendirmeye devam etmesi, aslında pek de ilerici olmayan okul yönetimiyle karşı karşıya gelmesine sebep olacaktır.
Oysa hayatın ne getireceğini bilemeyiz... Katherine de, okuldaki genç kadınlar da kendilerini bekleyenlerden habersizdirler...