Türk Dil Bayramımız Kut’lu Olsun…

...
Dünyanın en köklü ve en zengin dillerinden biridir Türkçemiz…

13 Mayıs 1277’de Karamanoğlu Mehmet Bey’in fermanıyla Anadolu’da ilk kez devlet dili (resmi dil) olarak kabul edilmesinin yıldönümünü onurla /gururla kut’luyoruz.

Türk Dil Bayramı'mız kutlu olsun...

…

‘Bir milletin muasır bir seviyeye ulaşabilmesi için öncelikle kendi öz kültürünü unutmaması ve yaşatması gerekir’ bunun dil ile olacağını düşünenlerdeniz…
Takdir edilir ki muasır medeniyete, yol, köprü, baraj vs ile mümkünü yok ulaşılamaz…

Maalesef ülkemizde böyle bir algı olsa da laftan ibarettir…

Bu ancak eğitim ve öz kültürünü kuşaklara aktarması ile mümkündür…

Diğer yandan, birey ve/veya toplum olarak kendimizi izah ve dahi anlatma, iletişim zorunluluğumuz vardır…

Yıllardır ifade ettiğimiz üzere doğru ve yalın bir Türkçe ile mümkün olduğunu düşünüyorum…

Özenti yabancı kelimeleri bir an önce def etmeli, arı /duru Türkçemize tüm bedenimizle sarılmalıyız…

TÜRKÇE TABELALAR KAYBOLUYOR MU?

Özellikle tüketim çağında, alışveriş yaptığımız esnaflarda /bazı hassasiyetlerimiz vardır ve bunun yaygınlaşması için elimizden geldiğince çaba sarf ediyoruz…

Peki, nedir bunlar!

Bir tanesi ay yıldızlı bayrağımız,

Bir diğeri ise Türkçe tabelalar…

Türkçe tabela taşıyan iş yerlerine öncelik veririm mesela /verilmesi hususunda telkinde bulunurum…

Bırakın Eskişehir’i Tüm ülkemizde yabancı tabela bir virüs gibi yayılmış durumda… Bazı cadde ve sokaklar girdiğinizde kendinizi yabancı bir ülkede gibi hissediyorsunuz…

Sanırsınız ABD’de ya da Suriye’de bir kasabadasınız…

Bu hiç hayra alamet değil…

İnanın dünyanın en güzel diline sahibiz… Dilimize sahip çıkmak /korumak hepimizin boynunun borcu…



PEKİ, NE YAPMALI?

Özellikle tüketicilere /bizlere büyük işler /sorumluluklar düşüyor…

Yabancı yatırımcıları bir nebze anlayabiliyoruz, lakin öz be öz Türk vatandaşların Türkçe harici bir tabelayı işletmelerine asmalarına asla anlam veremiyorum…

Türkçe tabelası olan firma /işletme sayısı neredeyse azınlıkta… Bir yabancı özentisi alıp başını gitmiş…

Nedir Allah cc aşkına bu yabancı özentisi…

Burada tüketicilerin işyerlerine telkinde bulunması başlıca yapılması gereken…

TÜRKÇE TABELALI İŞLETMELERE ÖDÜL VERİLMELİ…


Yerel yönetimlere de iş düşüyor…

Örneğin, Türkçe tabela kullanan firmalara teşvikler /ödüller verilmeli…

Türkçe tabela özendirilmeli…

Vergi ve dahi her tür indirimlere gidilebilir diye düşünüyorum…

RUHSAT KISITLAMASI YAPILABİLİR…

Yabancı tabelaya kısıt şart…

Belki kanun esnek… Lakin bir meclis kararı ile ruhsat kısıtlamasına gidilebilir…

Meclise bir öneri sunulduğunda ‘hayır’ denileceğini düşünmüyorum… En azından bundan böyle bir karar alınabilir… Toplumsal kanayan bir yaradır bu… Bu bölgeye mutlak suretle pansuman şarttır…

Büyükşehir, Tepebaşı ve dahi Odunpazarı belediyeleri bu hususa azami dikkat göstermelidirler…

İnanın ilçelerimizde bile ‘af buyurun saçma sapan’ işletme isimleri olmaya başladı… Mutlaka önüne geçilmeli…

DEVLET POLİTİKALARI…

Devlet ve dahi hükümet politikaları ile ülke çapında Türkçe tabelaları özendirilmeli…

Kamu spotları ile algı oluşturulmalı…

Vergi /su /elektrik vs indirimi gelmeli…

Çünkü kurtuluş reçetemiz Türkçe…

Dünyayı Türkçe okumak, yazmak, anlamak niyazımla…

‘Dilde, fikirde, işte birlik!’

Türkçü, Turancı görüşün ideologlarından İsmail Gaspıralı ‘Dilde, fikirde, işte birlik!’ diyerek bütün Türklerin tek vücut hâline getiren bir cümle kurmuştur /anlamak niyazımla…

huseyinguven1907@gmail.com