Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen “Türkiye’de Göçmen Kadınlar ve Toplumsal Cinsiyete Dayalı Şiddet” konulu konferans Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Taciser Tüfekçi Sivas Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Bölüm Başkan Yardımcısı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emel Coşkun tarafından verilen konferansa Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Güllüpınar’ın yanı sıra birçok akademisyen ve öğrenci katılım sağladı.

Doç. Dr. Coşkun: “Sosyal medyanın kullanımı da kadın göçünde etkin rol oynuyor”

Toplumsal cinsiyetin kadınların göç etme kararı almalarında çok önemli bir faktör olduğunu dile getiren Doç. Dr. Emel Coşkun şunları kaydetti: “Kadınların hem aile içerisinde hem de kamusal alanda karşılaştıkları sorunlar, toplumsal cinsiyete dayalı roller ve bu rollerin devamı olan sorumluluklar nedeniyle göç etmek zorunda kaldıklarını görüyoruz. Türkiye’de kâğıtlı olarak adlandırdığımız ikamet izni olan ve kâğıtsız yani ikamet izni olmayan göçmenler var. Kadınların düzenli ikamet izniyle kaldığı gruba baktığımızda Türkiye’de yaklaşık 100 bin izinli kadın var. Suriye, Azerbaycan, İran ve Özbekistan bu ülkelerin başında geliyor. Kadınların özellikle ev içi çalışanı, ev içi bakım ve turizm gibi alanlarda çalışma izni almaları daha kolay oluyor. Türkiye’de çalışan göçmenlerin de önemli bir kısmının kâğıtsız olduğunu görüyoruz. Bu kâğıtsız olma durumu da göçmenlerin sosyal eşitsizlik ve emek sömürüsüne maruz kalmalarına neden oluyor. Bu da kadınlar için toplumsal cinsiyete bağlı şiddeti doğuruyor. Sosyal medyanın kullanımı da kadın göçünde etkin rol oynuyor. Evlilik bu alanda insanların sığınma talebi gibi bir aracı konumuna geliyor. Yeni bir göç etme şekli olarak da sahte evlilikler ortaya çıkıyor. Türkiye’de evliliklerin yüzde 4 ile 5’i yabancılarla yapılan evliliklerden oluşuyor. Bu evliliklerde ise kadınlar yüzde 80 oranında çoğunluktalar.”

Konferans, katılımcılardan gelen soruların cevaplanmasının ardından sona erdi.